Telefondan Uzak Kalma Korkusu Psikolojiyi Bozuyor: Nomofobi Tehlikesi!
Akıllı telefondan uzak kalma veya cihazın şarjının bitmesi düşüncesiyle ortaya çıkan derin kaygı durumu olan Nomofobi, özellikle gençler ve yüksek anksiyete düzeyine sahip bireylerde giderek yoğunlaşıyor. Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın (Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi), nomofobinin yıkıcı psikolojik, fiziksel ve sosyal sonuçları olabileceği konusunda uyarılarda bulundu.
Nomofobi: Dış Dünya ile Bağlantının Kopması Hissi
Nomofobi, İngilizce'deki 'no mobile phone phobia' teriminin kısaltmasıdır ve basit bir endişeden ziyade, kişinin dış dünyayla olan bağlantısının tamamen kesileceği hissini içeren derin bir korku olarak tanımlanır.
-
Risk Grupları: Dijital dünyanın merkezindeki genç nesiller, bağımlılık eğilimi olanlar ve genel anksiyete düzeyi yüksek kişiler bu kaygıya daha yatkındır.
-
Tetikleyiciler: Yoğun sosyal medya kullanan kişilerde, önemli gelişmeleri veya etkileşimleri kaçırma korkusu (FOMO) nomofobiyi tetikler. Aydın, bu durumun, telefonun artık sadece bir iletişim aracı değil, aynı zamanda kimlik ve sosyal statü algısının bir parçası haline geldiğinin göstergesi olduğunu belirtiyor.
Beyin Tehdit Algılıyor: Savaş ya da Kaç Tepkisi
Telefonun şarjı azaldığında vücudun verdiği tepkiler, beynin bu durumu bir tehdit olarak algılamasıyla yakından ilişkilidir.
-
Kortizol Salgılanması: Şarj kritik seviyelere indiğinde, beyin stresle başa çıkma hormonu olan kortizol salgılar.
-
Fiziksel Belirtiler: Bu durum, beynin "savaş ya da kaç" mekanizmasını devreye sokar ve kalp çarpıntısı, hızlanmış nabız, terleme ve titreme gibi fiziksel semptomlara yol açar.
-
"Sanal Kalp Atışı": Bazı araştırmalar, nomofobinin yarattığı stresin, kişinin aslında var olmayan bir telefon titreşimi veya sesini duyması gibi "sanal kalp atışı" fenomenine neden olabildiğini gösteriyor.
Uzun Vadeli Yıkıcı Sonuçlar
Uzman Klinik Psikolog Cumali Aydın, nomofobinin uzun vadede ruh sağlığı üzerinde yıkıcı etkilere yol açabileceğini belirtiyor:
-
Ciddi Psikolojik Sorunlar: Sürekli şarj kontrol etme ve pil endişesi, kronik stres ve anksiyeteyi yükselterek zamanla panik bozukluğu veya genel anksiyete bozukluğu gibi sorunlara evrilebilir.
-
Sosyal İzolasyon: Telefonla kurulan yoğun bağ, gerçek dünyadaki yüz yüze etkileşimleri azaltarak sosyal izolasyona ve ilişkilerde bozulmaya neden olur.
-
Uyku Bozukluğu: Geceleri bile telefonun şarjının bitmesinden korkma, uyku düzenini bozarak uykusuzluğa yol açar.
Nomofobiyi Yenmek İçin 4 Adım
Bu kaygıyı azaltmak için bireylerin bilinçli teknoloji kullanımı alışkanlıkları geliştirmesi gerekiyor:
-
Dijital Detoks: Yemek yerken veya arkadaşlarınızla vakit geçirirken telefonu bir kenara bırakarak dijital detoks yapmayı deneyin.
-
Bildirimleri Kapatın: Sürekli gelen gereksiz bildirimleri kapatmak, telefonun çekiciliğini azaltarak ondan uzak durmayı kolaylaştırır.
-
Sınırlı Bölgeler Belirleyin: Evde veya işte telefonun kullanılmaması gereken “sınırlı bölgeler” belirleyin (örneğin, yatak odasına telefon sokmamak).
-
Uzman Desteği: Alışkanlık değişiklikleri yeterli olmazsa, bilişsel davranışçı terapi (BDT) gibi yöntemlerle bir uzmandan destek almak, nomofobinin altında yatan düşünce kalıplarını değiştirmede oldukça faydalı olabilir.
Gönderen: haber
Sağlık

