MHP’den Terörsüz Türkiye İçin Üç Aşamalı Düzenleme Önerisi
MHP'den üç aşamalı Terörsüz Türkiye raporu
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Türkiye'nin terör sorununa çözüm bulmayı amaçlayan kapsamlı "Terörsüz Türkiye" raporunun detaylarını açıkladı. Raporda, terörün sonlandırılması ve toplumsal huzurun sağlanması amacıyla üç aşamalı bir düzenleme önerisi sunuldu.
Üç Aşamalı Çözüm Modeli
MHP'nin raporunda, terörün sonlandırılmasına yönelik süreç şu üç aşamada düzenlenmesi tavsiye edildi:
-
Silahların Tam Olarak Bırakılması: Terör örgütü mensuplarının silahları tamamen bırakması.
-
Örgüt Mensuplarının Teslimi: Örgüt mensuplarının resmi işlem sebebiyle adli mercilere teslim edilmesi.
-
Rehabilitasyon Süreci: Teslim olanlara yönelik rehabilitasyon sürecinin yürütülmesi noktasında düzenlemelerin yapılması.
Raporun Kapsamı
MHP'nin Terörsüz Türkiye raporu, terörün tarihsel ve toplumsal etkilerini detaylıca inceliyor. Raporda yer alan diğer başlıklar arasında şunlar bulunuyor:
-
Terörün devlet ve millet üzerindeki yıkıcı etkileri.
-
Terörün Türkiye'deki tarihsel süreci.
-
Çatışma çözümünde dünya örnekleri.
-
Terörün ekonomik etkileri.
-
Umut hakkının tanımı ve Kürt sorunu ile terör sorununa dair değerlendirmeler.
-
Terörsüz Türkiye kronolojisi.
Öcalan Görüşmesi Detayları
Raporda, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi üç milletvekilinin PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile İmralı Adası'nda yaptığı görüşmenin detaylarına da yer verildi.
Rapora göre Öcalan, örgütün merkezinin Kandil'den Suriye sahasına taşımasının sorunu çözmediği ve kendisinin örgütün lideri olarak her saha için kesin talimat vermesi gerektiği yönündeki ifadelere karşılık, sürecin başarıya ulaşması için tüm gayretini ortaya koyacağını belirtti.
Özellikle şu kısım dikkat çekti: Öcalan, 27 Şubat çağrısında ayrı devlet, federasyon, idari özerklik ve kültüralist çözümler olmadığının hatırlatılması üzerine "Evet, öyle" diyerek bu sözlerini onayladı.
Ana Dilde Eğitim Tartışmasına MHP'den Ret
Raporda, özellikle DEM Parti tarafından gündeme getirilen ana dilde eğitim tartışmalarına da değinildi. MHP, ana dilde eğitimin neden kabul edilemez olduğunu şöyle açıkladı:
-
Çok Dilli Yapının Riski: Çok dilli üniter devlet yapısının eninde sonunda siyasal çatışma ve bölünme anlamına geleceği belirtildi.
-
Resmi Dilin Önemi: Millî devletlerin resmi tek dilde ve eğitimin resmi dilde yapılması gerekmektedir; bunun bir etnik kimliğe dayandırma olarak görülemeyeceği ifade edildi.
-
Anayasal Dil: Türkiye'nin resmi dili, Anayasal dili ve ortak dili Türkçe'dir.
-
Uluslararası Örnekler: Dünyanın gelişmiş ülkelerinde yabancı dille veya ana dille eğitim olmadığı belirtildi; bir ülkenin bilim ve eğitim dilinin resmi dil olduğu vurgulandı.
-
Ana Dilde Öğretimin Yeri: Ana dille eğitimin ancak federasyonlarda geçerli bir eğitim şekli olduğu kaydedildi.
-
Mevcut Haklar: Ana dille öğretimin doğuştan kazanılmış bir insan hakkı ve lütuf olmadığı, herkesin doğal olarak anne babasından ana dilini öğreneceği ve günlük hayatında kullanacağı, mevzuatta bu konuda hiçbir engel bulunmadığı belirtildi.
-
Nihai Karar: Ancak, millî birliği parçalayacak ana dille eğitim kabul edilemez denildi.
"ÖCALAN FEDERASYON VEYA ÖZERKLİK İSTEMEDİ"
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu üyesi üç milletvekilinin İmralı Adası'nda PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile yaptığı görüşmenin detayları da raporda yer aldı. Yapılan görüşmede, "Somut adımlar konusunda bir direnç bulunduğunu çünkü örgütün merkezinin Kandil'den Suriye sahasına taşımasının sorunu çözmediği ifade edilmesi üzerine kendisinin örgütün lideri olarak her saha için kesin talimat vermesi gerektiğini, bu adımlar gerçekleştiğinde yeni bir iklimin oluşacağını ifade etmiştir. Öcalan, ayrıca, 'Bu soruyu defaatle sordunuz' diyerek sözlerinin arkasında olduğunu, sürecin başarıya ulaşması için tüm gayretini ortaya koyduğunu, imkânlar ölçüsünde de gayret göstermeye devam edeceğini ifade etmiştir. 27 Şubat çağrısında ayrı devlet olmadığını, federasyon olmadığını, idari özerklik olmadığını, kültüralist çözümler olmadığının hatırlatılması üzerine Abdullah Öcalan 'Evet, öyle' diyerek onaylamıştır." kısmı dikkat çekti.
Gönderen: haber
Politika

