FETÖ (Fethullah Gülen Terör Örgütü) başta Türkiye Cumhuriyeti Ülkesinde olmak üzere Ortadoğu Bölgesinde, Afrika ve Amerika da CIA tarafından oluşturulmuş bir projenin başıdır.

FETÖ (Fethullah Gülen Terör Örgütü) örgütünün başı olan Fethullah Gülen’in Türkiye’de yaptığı pis işleri ve de yasa dışı faaliyetlerinin gün yüzüne çıkmasıyla beraber Amerika Birleşik Devletlerine(ABD) şuan da yaşamını sürdürdüğü Pensilvanya’ya kaçmıştı. Bu kaçışla beraber başlayan süreçte, yeni stratejik yolların belirlenmesine ve yeni planların devreye sokulmasına yeni bir start veriliyordu.

Amerika Birleşik Devletleri, Fethullah Gülen denen lanetlenmiş şeytanı kendi ülkesine kolay alınmamış gibi göstermeye çalıştı. Tabi bu oyunları en başından beri dizayn eden, çizen ve yazan Amerika Birleşik Devletleri ve de kendi içerisinde bulunan CIA’nin kontrolünde olup çok kapsamlı olan, Türkiye Cumhuriyeti Ülkesi için ciddi anlamda tehlike doğuracak büyük bir proje olarak Türkiye topraklarının içerisine sokulmuş çok tehlikeli bir oyunun parçasıydı.

Fethullah Gülen ile örgütü CIA’yle birlikte bizim ülkemizin içine öyle bir sızmışlardı ki, bedenimizin içerisindeki şah damarlarımızı bırakın bütün medeniyetlerimizin adeta diplerine ve içlerine patlamaya hazır bombalar, mayınlar koymuş ve de patlatılmaya hazır bırakılmışlardı.

FETÖ’nün belirli bir noktadan sonra ortaya çıkması cemaatini kurması ve bu cemaat yapılanmasının da “her daim hoşgörü ve de diyalog” ile hareket etmesi iş, sanat ve eğitim camiasından, sivil toplum kuruluşlarından ve birçok devlet bürokratları tarafından tehlikesiz görülmesi ciddi manada meydana gelen sahte bir maskenin şekliydi. CIA, FETÖ ve Örgütüne milyarlarca dolarlık güç veriyor ve o milyon dolarlık paralar onlara yani FETÖ ve Örgütüne her türlü hizmetlerine sunuluyordu.

O kadar eğitim binası okullar, o kadar basını oluşturan gazeteler, eğitim yuvaları denilen üniversiteler, birçok sendikalar, ardından o kadar bankalar, yanında da bir çok TV Medya Sektörü nasıl oluyor da bu kadar birbirinden zıt ve ayrı olan kurumlarda birden bu kadar avucunun içine girebiliyor? Birbirleriyle bağdaşmaları söz konusu olmayan bu kurumlarda nasıl oluyor da hepsinin birbirine bağlantısı bu kadar kolay oluyor?

Birazcık düşündüğümüzde burada neler yattığını hepimiz rahat bir şekilde görmüş oluruz.

Başta FETÖ ve Örgütü olmak üzere yeryüzünde çıkarılan bütün oyunlar, bütün şeytani planların başı CIA’dır. FETÖ projesi de CIA’nın geliştirdiği, uzun yıllara dayanan stratejik bir planın çizilmişliğidir. CIA, Türkiye Ülkesinde örgütsel bazda belirli ağlar kurarak “Genç olan Nesiller hedeflenmiş” olup, dini bir grup olarak da “ılımlı İslam görüşüyle” beraber yeşil kuşak olan projeyi hayata koymuşlardı.

CIA, FETÖ ve örgütünün her adımını takip eden, her daim onlara yol gösteren, her konuda onlara yardım eden, onlara parasal ve silah yönden her daim destek veren, ülkelerde her daim kargaşa çıkaran, genç nesillerin beyinlerini yıkamaya çalışan sistematik bir Amerika İstihbarat birimidir.

Amerika CIA Örgütü, FETÖ’nün sahip olduğu bütün eğitim kurumları, bütün yurtları, bütün okulları her daim kendi kontrolü altında tutuyor. Bu kontroller içerisinde yanlarında tuttukları genç nesillerin beyinleri tamamen yıkanıyordu. Bunlar genç nesilleri Türkiye Cumhuriyeti Ülkesinin en önemli ve de en kritik noktaları olan askeri, ordu, eğitim, siyaset ve de devletin bünyesinde olan her kurumun kontrol mekanizmalarını doğrudan ele geçirerek o birimlerde her ne varsa hepsini CIA ile paylaşım sağlanır olurdu.

Tabi burada da hepsinden farklı ve de en önemlisi olan eğitim kurumlarıydı. Neden mi? Çünkü bütün genç nesiller eğitim kurumlarından geçmekte olduğu için CIA’nın proje kaynağının ana üst olarak kullandığı yer “Eğitim Kurumlarıydı.” Öyle ki, eğitim kurumları sayesinde sınırlarını daha da genişletmiş olup CIA, FETÖ ve Örgütünü uluslararası alanlara taşımıştı. ABD kendi stratejik çıkarlarını her şeyin üstünde gördüğü için her yolu denemekten çekinmez, korkmaz. Orta Asya’da, Afrika’da, Ortadoğu’nun birçok yerinde açılan okullar sayesinde adeta sistemlerinde ki taşları bir bir yerine oturtuyorlardı. Genç nesilleri kendi sistemleri ve kendi hedefleri doğrultusunda en iyi şekilde kullanıyorlar. CIA, ortaya çıkardıkları FETÖ ve Örgütünün tüm oluşumlarını ve de kaynaklarını bütün ülkelerde kullanmaya başladılar. Ki halende kullanmaya devam etmekteler.

Değerli dostlarım!

Bunları sizlere neden anlattığımı bilmeniz gerekir. Türkiye Cumhuriyeti Ülkesi olarak çok büyük bir ülkeyiz. Bizler büyük bir milletiz. Bizler bir medeniyetin en öncü kuşaklarının torunlarıyız. Bizim Çanakkale destanı tarihimiz karaktersiz FETÖ, Örgütü ve bunlara benzer ihanet çetelerinin yaptıkları gibi yazılmadı. Türk’üyle, Kürt’üyle ve İslam’ı kendilerine pusula bilen bütün var olan ırklarla beraber şanla, şerefle yazıldı.

Ey imanları güçlü olan Türkiye Halkları!

Amerika, Avrupa ve diğer bazı ülkelerle beraber emperyalist ve de Siyonist güçlerin, küresel şeytani güçlerden olan illuminati ile beraber diğer güç odaklılar Türkiye Cumhuriyeti Ülkesinin topraklarına göz koymuşlar. Ne Avrupa ülkelerinden ne de Amerika’nın ne de diğer hiçbir Ortadoğu ülkesinin topraklarında olmayan yer altı zenginlik kaynaklarının olduğu bu güzelim ülke ne yazıktır ki, 15 Temmuz 2016 yılında FETÖ’yla Örgütünün CIA destekli hain yapılanmanın oyununa gelmiştir.

Bu FETÖ ve Örgütünün hain yapılanmasının kalleşçe yapılan oyununu CIA ve bunun yanında da NATO destekli bir darbe ve de işgal planlarının 15 TEMMUZ gecesi kendi gözlerimizle hep beraber gördük, görmekle beraber bire bir de hepimiz yaşadık.

Türkiye Cumhuriyeti Ülkesi Halkları, 15 Temmuz 2016 yılında İstiklal Savaşının en mükemmel, en direnişli mücadelesini “MİLLİ İRADE” ile yani bütün “MİLLET” kol kola el ele girerek meydanları hınca hınç doldurarak başta ABD, CIA, FETÖ ile Örgütü, NATO ve de bütün Avrupa’ya darbeyi bastıran yeryüzündeki ilk millet olduğunu gösterdi.

Unutmayın Ey İnsanlar!

Bu dinsizleri, bu hainleri, bu Siyonistleri, Amerikan kölelerini, uşaklarını, bu hain yapılanmanın içerisinde olan herkesi bu ülkeden köklerini dallarından söküp atmadığımız sürece her daim, her yerde, her noktada ve de her gün bu tehlike içimizde devam edecektir.

Bu sebeple nerede bir FETÖ ve Örgütüne yardım eden birileri varsa Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığına, Başbakanlığına, en üst Bakanlıklara ve de en üst mercilere bildirilmesi gerekir.

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan Başkomutan’ın yerinde aldığı karar ve de tavırlarıyla beraber Türkiye Cumhuriyeti Halklarının gayret ve kararlılıklarıyla beraber üstün mücadeleleri ülkemizi büyük bir faciaya girmekten kurtarmıştır.

Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan gibi kararlı ve mücadeleci biri oldukça ve böyle bir milletimiz var oldukça Yüce Allah’ın izniyle hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti Ülkesinin topraklarına adım atamaz. Hiç kimse bu ülkeyi ele geçiremez.

Hep birlikte bir olalım, diri olalım, güçlü olalım.

Amin!

Vesselam…

Sosyal Bağlantılar:

Facebook:   https://www.facebook.com/YazarMehmetKizilkaya/ 

İnstagram: https://www.instagram.com/mehmetkizilkaya_/

“Mehmet KIZILKAYA”