Sessizlik… Eskişehir’de Muhalefet Neden Suskun?

“Parti içi çekişmeler dışa dönük sessizliği mi besliyor?”
Eskişehir’de son 25 yıla damga vuran bir yerel iktidar gerçeği var: Yılmaz Büyükerşen’in şekillendirdiği ve bugün Ayşe Ünlüce’nin devraldığı bir belediyecilik anlayışı. Bu çeyrek asırlık süreçte şehrin imarından kültür politikalarına, kent estetiğinden sosyal projelere kadar uzanan birçok alanda izler bırakıldı. Fakat bir diğer iz de en az bu kadar belirgin: Muhalefetin sessizliği…
“Siyasette eleştirinin olmadığı yerde hesap sorulamaz, hesap sorulamayan yerde ise halkın güveni zedelenir.”
Bu sessizliği çözümlemek, nedenlerini anlamak kolay değil. Özellikle de başta AK Parti olmak üzere, uzun yıllardır muhalif konumda olan partilerin neredeyse kronikleşmiş hale gelmiş şehir problemleri karşısında seslerini yükseltmemeleri düşündürücü.
Evet, zaman zaman isim isim bilinen bazı figürlerin saf değiştirdiğine, karşı bloğa geçtiğine tanık olduk. Bu şehirde siyasetle biraz haşır neşir olan herkes, kimin ne zaman nerede hizalandığını az çok biliyor. Ancak bu geçişler, tüm muhalefetin “eleştirel sessizliğini” açıklamak için yeterli mi?
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle birlikte Türkiye genelinde siyasetin iki ana cepheye bölündüğü bir gerçek. Yerel siyasette bu kutuplaşmanın etkileri Eskişehir’e de yansıdı. Millet İttifakı'nın uzun süredir yerelde iktidar olduğunu kabul edersek, kendi içinden gelecek eleştirilerin kısıtlı olmasını anlayabiliriz. Ancak Cumhur İttifakı'nın yani özellikle AK Parti ve MHP'nin, bu kadar süre boyunca yaşanan aksaklıklara karşı bu denli sessiz kalması anlaşılır gibi değil.
Şehrin kronikleşmiş sorunları herkesin malumu:
-
Bitmeyen trafik ve otopark sorunu,
-
Alt yapı eksiklikleri,
-
Zayıf üstyapı projeleri,
-
İmarla ilgili çelişkili uygulamalar,
-
Ve sosyal hizmetlerdeki eşitsizlikler...
Geçtiğimiz yerel seçimler öncesinde mevcut belediye başkanı Ayşe Ünlüce, bu sorunları kabul edercesine 70’in üzerinde proje vaadinde bulunmuştu. Ancak bugüne kadar bu vaatlerin kaçına yönelik somut adım atıldı, hangi öncelikler ele alındı, tartışmaya açık.
Tüm bu tabloya rağmen muhalefetin hâlâ pasif kalması ise ciddi bir siyasi sorun olarak öne çıkıyor. Su kesintilerinden tutun da toplu ulaşımda yaşanan klimasız otobüs krizine kadar vatandaşın birebir yaşadığı sorunlara dair somut açıklamalar, çözüm önerileri ya da kamuoyu oluşturma çabası görmek neredeyse imkânsız.
Dahası, Eskişehir kamuoyu, Büyükerşen döneminin bütçesinin bile “sorgusuz sualsiz” onaylanmasını hâlâ unutmamışken, aynı partinin bugünkü temsilcilerinin de iktidara karşı bu kadar “temkinli” davranması sorgulanıyor. Mesela, CHP’li belediye başkanını kendi il başkanı bile henüz ziyaret etmeden önce, AK Parti il başkanının elini çabuk tutup Ünlüce’ye hayırlı olsun ziyaretine gitmesi, parti tabanında bile kafa karışıklığı yaratmış durumda.
Peki bu sessizlik sadece dış faktörlerle mi açıklanabilir?
Yoksa muhalefetin kendi içindeki sessiz savaşlar da bu duruma mı zemin hazırladı?
AK Parti özelinde bakarsak, Eskişehir’de uzun yıllardır vekillerle il başkanları arasında zaman zaman yaşanan güç mücadeleleri, partinin yerel politikalarını etkisizleştiren bir diğer önemli faktör olabilir. Kimin aday gösterileceği, hangi ismin ön plana çıkarılacağı, hangi vekilin sözünün geçtiği gibi iç meseleler, dışa dönük muhalefet reflekslerini neredeyse tamamen bastırmış olabilir. Parti içi klikleşme ve hizipleşme, sahici bir muhalefet hattı oluşturmayı engellemiş gibi görünüyor.
Üstelik bu iç çekişmeler zamanla öyle bir hale gelmiş olabilir ki, iktidara karşı değil, parti içindeki diğer aktörlere karşı pozisyon almak öncelikli hale gelmiş olabilir. Böyle bir ortamda hangi belediye hangi hatayı yaparsa yapsın, onu eleştirecek enerjiyi bulmak da niyeti taşımak da pek mümkün olmaz.
Bu noktada şu soruyu yüksek sesle sormak gerekiyor:
Muhalefet gerçekten muhalefet yapıyor mu?
Eğer muhalefetin temel görevi, iktidarı denetlemek, eksikleri kamuoyuna taşımak ve alternatif çözümler sunmaksa; Eskişehir özelinde bu görevin yerine getirildiğini söylemek pek mümkün değil. Hatta bu sessizlik, “karşılıklı çıkar ilişkileri mi söz konusu?” sorusunu bile kulaktan kulağa dolaşan fısıltılara dönüştürüyor.
Ve asıl tehlike de burada başlıyor. Siyasette eleştirinin olmadığı yerde hesap sorulamaz, hesap sorulamayan yerde ise halkın güveni zedelenir. İktidar da muhalefet de ancak denetlendiğinde güçlenir. Sessizlik, halkın lehine değil, yalnızca koltukların lehinedir.
Eskişehir’in artık eski ezberlerle yönetilemeyeceği gibi, eski muhalefet refleksleriyle de iyileştirilemeyeceği ortada.
Siyaset, sadece seçim dönemlerinde sahneye çıkıp sonra kulise çekilme sanatı değildir. Gerçek muhalefet, sesini en çok vatandaşın sesi kısıldığında yükseltir.
Eskişehir’in sesi kısılmışken, muhalefetin bu sessizliği artık kimsenin duymak istemediği bir uğultuya dönüşüyor. Bu sessizliği bozacak cesur seslere, gerçek sorumluluğa, muhalefeti sadece bir unvan değil bir görev bilen insanlara ihtiyaç var.
Teyfik Nezen
Tüm yazıları
-
7 Ağustos 2025 Perşembe
Sessizlik… Eskişehir’de Muhalefet Neden Suskun?
-
29 Temmuz 2025 Salı
Belediyenin ’Çocuk Bahçesi’ ve Halkın Gerçek Sorunları
-
25 Temmuz 2025 Cuma
Eskişehir’den Rüya Gibi Bir "Müjde" ve Vatandaş Tepkisi
-
21 Haziran 2025 Cumartesi
Stadyum İsim Tartışması: Gerçekler ve Gürültü Arasında Bir Çözümleme
-
31 Mayıs 2025 Cumartesi
Yaş İlerledikçe Ego da Büyür mü?
-
26 Mayıs 2025 Pazartesi
Eskişehirliler sorunlarına sosyal medyadan çare arıyor
-
19 Mayıs 2025 Pazartesi
Eskişehir’in Çevre Yolu Çıkmazı: Geçmiş Hatalar ve Mevcut Kaos
-
5 Mayıs 2025 Pazartesi
Festival Şehri mi, Gerçek Şehir mi?
-
2 Mayıs 2025 Cuma
Kentsel Dönüşüm mü, Kentsel Kaçış mı? 12 Yılda 12 Dairelik Çöküş
-
22 Nisan 2025 Salı
Gerçeklik Sonrası Siyaset: Bir İmamoğlu Analizi
-
24 Mart 2025 Pazartesi
Kanayan Yara BELEDİYELER !!!
-
22 Mart 2025 Cumartesi
Kazanılmış hak
-
26 Şubat 2025 Çarşamba
Eskişehir’in Trafik Sorunu: Çözüm Arayışları ve Güncel Durum
-
25 Ocak 2025 Cumartesi
Evet Sarosçu hainlerin hepsi gezideydi,
-
9 Aralık 2024 Pazartesi
Suriye’de Çok İşimiz Var!
-
8 Mayıs 2024 Çarşamba
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ve Önerilerimiz
-
23 Nisan 2024 Salı
Hak,Hukuk,Adalet ama Yoldaşlar Hariç
-
10 Nisan 2024 Çarşamba
Gazze’ye de Bayram Geldi mi?
-
29 Mart 2024 Cuma
Kazım Kurt’un Tutarsızlıklıkları
-
28 Mart 2024 Perşembe
Ayşe hanıma sorulacak sorular listesi
-
19 Mart 2024 Salı
Bu mantık Yetim hakkı yemekse siz onu Ahmet Ataç’ a sorun
-
10 Mart 2024 Pazar
Kazım Kurt’a Hodri Meydan Eski defterleri açmaya davet ediyorum !!
-
3 Mart 2024 Pazar
Kazım Kurt’tan Emek ve 71 Evler sakinlerine büyük ayıp!
-
24 Şubat 2024 Cumartesi
Seçim Bahane, Reklam Şahane
-
18 Şubat 2024 Pazar
Ayşe Hanım Şehri Ranta Teslim etmeyecekmiş (!)
-
8 Şubat 2024 Perşembe
Ak Parti Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Özkan Alp “Belediyecilik Gönül İşi”
-
4 Şubat 2024 Pazar
Eskişehir’deki CHP’li Belediye Başkan Adayları DEM Parti’nin desteğini sonuna kadar hak ediyorlar
-
11 Ocak 2024 Perşembe
Siz mi Özgür ve Bağımsızsınız ?
-
9 Aralık 2023 Cumartesi
Bir gazetecinin dünyaya barış veya savaşı getirebilir
-
31 Ekim 2023 Salı
Ajda Pekkan ve Eskişehir
-
27 Temmuz 2023 Perşembe
Utanacaklar mı dersiniz?
-
25 Temmuz 2023 Salı
Eskişehir’de Hangi Belediye Hangi Medya kuruluşlarını Fonluyor !
-
11 Mart 2023 Cumartesi
SAADET’LİLERE AÇIK MEKTUBUMDUR..
-
7 Eylül 2022 Çarşamba
BİR FESTİVAL VE 2 EYLÜL SENDROMU
-
12 Mayıs 2022 Perşembe
Eskişehir Valiliği gençliğe hizmet ediyor ama ne anlarsınız!
-
21 Nisan 2022 Perşembe
Denetlenemeyen Belediyeler ve yansız, tarafsız, BRAVDA
-
18 Nisan 2022 Pazartesi
Eskişehir’in tramvay ihalesi ve ilginç tesadüfler...
-
21 Haziran 2021 Pazartesi
“CHP iktidara gelse bile muhalefet yapar” sözünü doğru çıkartan haller bunlar!
-
9 Nisan 2021 Cuma
Anlatmaya gerek yok, işte Odunpazarı Belediyesi
-
5 Nisan 2021 Pazartesi
KENDİMİZİ Mİ KANDIRIYORUZ!
-
9 Mart 2021 Salı
BELKİ BİR GÜN KABUĞUNU KIRAR BU KENT!
-
19 Ocak 2021 Salı
VASIFSIZ ŞEHİR ESKİŞEHİR!
-
9 Ağustos 2020 Pazar
Hem suçlu hem güçlü: Kızına sağlık raporu vermedi diye doktorlara tekme tokat saldırdı
-
21 Mayıs 2020 Perşembe
Belediyelerde görevli 2 kardeşle ilgili yeni iddialar da yenilir yutulur gibi değil!
-
17 Nisan 2019 Çarşamba
RAPOR DEĞİL MAKALE
-
24 Mart 2019 Pazar
YALANDAN KİM ÖLMÜŞ
-
20 Mart 2019 Çarşamba
HDP’DEN UTANIYOR MUSUNUZ
-
8 Mart 2019 Cuma
’Beka’yı Google’da değil o şehidin gözlerinde ara’
-
15 Kasım 2018 Perşembe
Bi tarihte “AKP iktidarının projesini” alkışlarken biz!
-
14 Ağustos 2018 Salı
Kur balon, rakamlar gerçek!
-
30 Ağustos 2017 Çarşamba
10 milyon kesseniz ne olur!
-
8 Ağustos 2017 Salı
YABANCILIK ÇEKMİYORDUR
-
31 Temmuz 2017 Pazartesi
Seni çok seviyorum Eskişehir
-
6 Temmuz 2017 Perşembe
Darbenin siyasi ayağı yürüyor! Enkazın altında Kılıçdaroğlu kalır..
-
12 Haziran 2017 Pazartesi
Anılarımdan…
-
8 Mayıs 2017 Pazartesi
Büyükşehir işkencehânesi
-
28 Nisan 2017 Cuma
Yediler Parkı’na kat çıkmak!
-
29 Ocak 2017 Pazar
Alpay’a vurmadan önce…
-
25 Ocak 2017 Çarşamba
Fikirci Bey: EY CHP SEÇMENİ GEÇTİ O DEVİRLER
-
19 Haziran 2016 Pazar
Belediyeyi hesap uzmanı yönetiyor ama balık istifi tramvay zarar ediyor!
-
24 Kasım 2015 Salı
EN SEVİLEN ÖĞRETMEN HZ. MUHAMMED (S.A.V.)
-
18 Ekim 2015 Pazar
Erdoğan hem Türkiye’de hem de dünyada satranç oynuyor!
-
24 Temmuz 2015 Cuma
Eskişehir’in en büyük sorunu Büyükşehir yönetimi!
-
24 Haziran 2015 Çarşamba
Ahmet Ataç coşmuş bir kere!
-
7 Mayıs 2015 Perşembe
Esogü yeni bir doğuma gebe
-
2 Nisan 2015 Perşembe
Ekmek gibi bir kutsalı bu işe karıştırmayacaktınız
-
21 Mart 2015 Cumartesi
Bu şehirde hiçbirimiz güvende değiliz artık!
-
15 Mart 2015 Pazar
Ak Parti’nin Aday Adayları Ne Yapmaya Çalışıyor?
-
15 Ocak 2015 Perşembe
Fikirci Bey: BİR ŞEFİN OĞLU, ZOR ŞEFİN OĞLU
-
1 Ocak 2015 Perşembe
Eskişehirli çile çekerken halkçı(!) belediye başkanları nerede?
-
5 Aralık 2014 Cuma
Eskişehir batarken keman çalanlar
-
26 Ağustos 2014 Salı
Belediye asfalt parası için her an kapınızı çalabilir!
-
14 Mayıs 2014 Çarşamba
Cezalarla övünüyoruz…
-
23 Nisan 2014 Çarşamba
Esrarengiz sıkıntı
-
2 Nisan 2014 Çarşamba
Erdoğan’ın hezimeti, muhalefetin zaferi!..
-
29 Mart 2014 Cumartesi
PROJELERİMİ AÇIKLIYORUM, ÇALARLARSA ÇALSINLAR
-
1 Mart 2014 Cumartesi
İftirayı Basıp Dağıtmış
-
23 Şubat 2014 Pazar
Seçmen ‘Önce Eskişehir’ derse
-
23 Ocak 2014 Perşembe
Büyükerşen’in hırçınlığı...
-
29 Aralık 2013 Pazar
Yolsuzluk iddiaları Kılıçdaroğlu ve Eskişehir
-
19 Aralık 2013 Perşembe
HAK ETTİN BUNU ERDOĞAN
-
10 Aralık 2013 Salı
Eskişehir’i Allah Korudu
-
1 Aralık 2013 Pazar
Orhan Hoca üzülmüş müdür?
-
28 Kasım 2013 Perşembe
GURUR VEREN ŞEHİR?
-
16 Kasım 2013 Cumartesi
Eskişehir’in trafik sorununda suçlu bulundu: TCDD
-
1 Kasım 2013 Cuma
Ne gereği vardı AK Parti?
-
16 Ekim 2013 Çarşamba
PRINCE OF ESKİŞEHİR
-
5 Ekim 2013 Cumartesi
Ey halkım, bu CHP’ye oy vermeye devam edecek misin?
-
25 Eylül 2013 Çarşamba
Eskişehir yaşanabilir bir şehir mi gerçekten?
-
18 Temmuz 2013 Perşembe
Hangi sağcı CHP’ye oy verecekmiş şaşarım
-
1 Temmuz 2013 Pazartesi
Gerçekten kaygılanın artık..
-
22 Haziran 2013 Cumartesi
Orantısız reklam gücü
-
4 Haziran 2013 Salı
Gezi Parkı olaylarının zamanlamasına dikkat!
-
3 Haziran 2013 Pazartesi
Fikircibey yazdı:Toplumsal muhalefet
-
15 Mayıs 2013 Çarşamba
Siyasi Oda Başkanları
-
7 Nisan 2013 Pazar
ÇAĞDAŞ ESKİŞEHİR RÜYASI
-
19 Ocak 2013 Cumartesi
Oldu paşam!..
-
31 Ekim 2012 Çarşamba
Ulusalcıların da bölücülerin de hedefleri bir!
-
13 Ekim 2012 Cumartesi
Büyükerşen neden toptancı AVM yatırımcısını da alnından öpmüyor?
-
26 Eylül 2012 Çarşamba
ESKİŞEHİR’E YAZIK EDİLİYOR..
-
12 Eylül 2012 Çarşamba
Büyükerşencilik
-
23 Temmuz 2012 Pazartesi
RAMAZAN TAKVAYI ÖĞRENME AYIDIR
-
19 Haziran 2012 Salı
Oktay Kuban, naylon fatura davasını sonuçlandırıp gitmiş!
-
18 Nisan 2012 Çarşamba
Büyükerşen havanda su dövüyor!
-
8 Nisan 2012 Pazar
MUHAMMEDİ AHLAK
-
11 Mart 2012 Pazar
Eskişehir/heykelşehir
-
6 Şubat 2012 Pazartesi
Eskişehir’de öğrenci olmak!
-
2 Kasım 2011 Çarşamba
Tramvay “ulaşım aracı” değil de “fondöten” sanki…
-
9 Eylül 2011 Cuma
Korktukları bir şey mi var?
-
2 Ağustos 2011 Salı
İşte "sır" gibi gizlenen proje
-
29 Haziran 2011 Çarşamba
Yasal olarak imkânsız da bence bisiklet yasaklanmalı!
-
13 Haziran 2011 Pazartesi
Beş maddede seçim analizi
-
27 Mayıs 2011 Cuma
Bir CHP iktidarı olunca ne olur?
-
22 Nisan 2011 Cuma
Bu nasıl bir hesaptır?
-
16 Nisan 2011 Cumartesi
Bisiklet kullanımı için “laf değil iş” üretin…
-
7 Nisan 2011 Perşembe
"İmara kapalı arsayı neden, nasıl ve kimden aldınız?.."
-
30 Mart 2011 Çarşamba
PKK kitap yazsın, DHKP-C broşür bastırsın!...
-
4 Mart 2011 Cuma
"Hoca"dan yeni öğrencilerine ilk ders...
-
10 Şubat 2011 Perşembe
Buna "dik duruş" değil "mızırdanma" denir...
-
27 Ocak 2011 Perşembe
Baro için utanç kaynağı...
-
12 Ocak 2011 Çarşamba
"Dev proje" ve akıl almaz engellemeler...
-
6 Ocak 2011 Perşembe
Eskişehirliler dehşet içinde!..
-
28 Aralık 2010 Salı
Eskişehir’de gerçekten "Kral Çıplak" demek gerekiyor...
-
12 Aralık 2010 Pazar
Omlet Partisi
-
12 Kasım 2010 Cuma
"Sarısungur’dan bana ne" demek o kadar kolay değil...
-
10 Kasım 2010 Çarşamba
Bu kadar da pişkinlik olmaz ki...
-
27 Ekim 2010 Çarşamba
Askeriye yeni çaycılar mı arıyor?
-
22 Ekim 2010 Cuma
Sarısungur’da "İkinci perde"
-
20 Ekim 2010 Çarşamba
Sarısungur "farklı ve özel" bir köy... Yapılanlar "farklı ve özel" işler...
-
12 Ekim 2010 Salı
Ah Türkiye’m, vah Türkiye’m!
-
6 Ekim 2010 Çarşamba
Termal ayıbımız
-
27 Eylül 2010 Pazartesi
"Korsan gemisi" de iyi para eder...
-
24 Eylül 2010 Cuma
ESKİ Genel Müdürü Taşeronluk Yaptı mı?
-
13 Ağustos 2010 Cuma
"ESKİ böyle yapacaksa hiç yapmasın daha iyi"
-
9 Ağustos 2010 Pazartesi
Sfenks’in sorusu, Heron’un gözleri...
-
31 Temmuz 2010 Cumartesi
Sanki, “yangından mal kaçırılıyor”
-
27 Temmuz 2010 Salı
Çok şükür ki Yenigün gibi bir gazete var!
-
26 Temmuz 2010 Pazartesi
Bir yaşam (!) uğruna yok edilen yaşamlar...
-
21 Temmuz 2010 Çarşamba
"Fabrikalar Bölgesi"nde sıkıntı ne, yaratıcısı kim?
-
15 Temmuz 2010 Perşembe
“BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÇALIŞIYOR…!”
-
12 Temmuz 2010 Pazartesi
Büyükşehir Belediyesi ve ESKİ nereye "borç para" verdi?
-
2 Temmuz 2010 Cuma
Dert yanılacak bir şey yok... Hesabı verilecek çok şey var...
-
30 Haziran 2010 Çarşamba
Murat Keskin haklı çıktı: Harbiden çakma plajmış!
-
27 Haziran 2010 Pazar
Yağmur boya ve cilaları siliyor
-
24 Haziran 2010 Perşembe
Teröristleri ‘çoban’ zannedersen!...
-
23 Haziran 2010 Çarşamba
Terör, Bahçeli ve Kılıçdaroğlu!
-
22 Haziran 2010 Salı
"Zamlara alışılır" diye boşuna bekliyorlar...